Swissotel The Bosphorus, hizmet konusunda İstanbul'daki sayılı otellerden biri, ben çok seviyorum. Sabrosa da otelin ana restaurantı. Kahvaltı ve brunch'ını denedim. Açık büfe hem göz, hem karın doyuruyor. Malzeme kalitesi zaten tartışılmaz. Brunch için beklentimi karşılamayan tek şey sushi büfesi oldu, çok zayıftı gerçekten. Ama tatlı büfesi, ah o tatlı büfesi, nasıl güzeldi.
Swiss otel’in 7.katında yer alan Sabrossa’dan çok memnun ayrıldım. Mekanın içi manzara görmüyor, fakat çok şık dizayn edildiği için bu açık kapatılmış. Özel odası mevcut, özel oda kutlama veya şirket yemekleri için iyi düşünülmüş.
Akşam yemeği açık büfe şeklinde servis ediliyor, çeşit diğer açık büfelere oranla az olsa da lezzet bakımından çok iddialılar.
Her ne yediysem çok lezzetliydi ve özenle hazırlanmıştı. Favorilerim: muhammara, patlıcan yoğurtlu, kuzu kol, mini patates pizza ve kabak tatlısı.
Swissotel’de boğaz manzaralı mükemmel bir yemek yemek istiyorsanız hemen denemenizi öneriyorum🥰 Açık büfe kahvaltısı ve akşam yemekleri mükemmel❤️🌸 Özellikle tatlı bölümü bir efsane dostum😍
Seminer, toplantı sonrası gittiyseniz yemekler self servis olarak alınır. İçecekler masaya servis edilir. Çeşitler yeterli seviyede (Çorba, pilav, penne makarna, somon ızgara, karnabahar, tavuk, köfte, biftek...) Ekstra mezeleri de leziz (somon füme, çerkez tavuğu, antalya piyazı, girit ezme, kuru patlıcan dolması, haydari, muhammara ...) Tatlı çeşitleri olarak 5 çeşit baklava, sütlü tatlılar, kabak tatlısı, kurabiyeler vb mevcut. Aynı şekilde meyve çeşitleri ve salata da alabiilyorsunuz. İçecekler isteğiniz doğrultusunda şişede de olabiliyor. Ambiyans güzel ve servis kaliteli.
Fuat Simsek @fuattadimdagari
+5
@swissotelthebosphorus içinde yer alan Sabrosa Restaurant'ın iftar yemeğine @zomatotr ın geçen hafta düzenlediği Ramazanın gurmesi yarışmasını kazanarak çocuklarımla beraber gittim. Açıkçası çocuklarla beraber güzel bir iftar ziyafeti çektik. Açık büfe iftar menüsü olduğu için ve 17 saat süren oruç sonucunda tabaklarımızı tıka basa doldurduk. Neler yemedik ki; İftariyelik şarkuteri tabağından sonra mercimek çorbası ve sonrasında Ana yemeklere geçtik. Bir baktım tabağımda, döner, iç pilavlı kuzu tandır, kuzu pirzola, biftek, minik bir parça dil balığı, kızartma ne ararsanız vardı:) içecek olarak su, çay ve Osmanlı şerbetleri tercih ettim.Ana yemek bitiminde tatlı büfesine geçtim ve ikinci defa kendimi kaybedebilirdim ki frenledim. Fıstıklı dolama, kazandibi papayalı meyve kup, dondurma ve arkasından ☕ kahve ile finali yaptım. Açık büfeden deneyebildiğim birçok lezzet başarılıydı sadece mercimek köfte ve çerkez tavuğu istediğim gibi değildi.Restaurantın terasında boğaza karşı ve canlı fasıl dinletisiyle muazzam bir iftarı geride bırakmış olduk dün gece. Bu arada iftar menüsü 255 tl.
Açık büfesi hem akşam yemeği hem brunchı hem iftarı tek kelimeyle mükemmel! Boğaz manzarası ve yemyeşil doğaya karşı inanılmaz lezzetli ve kaliteli, çeşit çeşit yemek yiyebileceğiniz tek adres!
Özellikle iftar için bu tarz lüks mekanlarda yemeğe karşıyım. Normalde yiyebileceğiniz miktar oruçluyken azalıyor çünkü. Zomato’nun yarışmasını kazanmam nedeniyle böyle lüks bir mekanda iftar deneyimi şansım oldu. Sabrosa 2019’un Mart ayında açılmış. Bu ismin anlamı İspanyolcada lezzetli demekmiş. Restoran giriş katın bir altında bulunuyor. Boğaz manzaralı bir terası da var. Öncelikle terası dolduruyorlar. Sonrasında kapalı alana başlıyorlar. Masamıza oturduğumuzda iftariye çeşitlerini getirmeye devam ediyorlardı. Bu çeşitleri bal, kaymak, reçel, hurma, kuru meyveler, ceviz, iki çeşit zeytin, sucuk, pastırma olarak sayabilirim. Ayrıca söğüş salatalık-domates beyaz peynir eşliğinde ayrı bir tabaktaydı. Oldukça geniş bir terası var. İftar saati yaklaştıkça açık büfe stantlarının önündeki kalabalık artmaya başladı. İftar saatinde masalara çorba servisi yapıldıktan sonra herkes istediğini yeme özgürlüğüne kavuşmuştu. Salata,turşu ve meze çeşitleri ayrı bir bölümdeydi. Pilavlı kuzu tandır, mantı, haşlanmış sebzeler, domates çorbası, pilav, fırında çipura gibi sıcak yemekler ayrı bir bölümde sunuluyordu. Köfte, bonfile, pirzola, tavuk ızgara olarak karışık bir şekilde sunulmuştu. Bu ızgara bölümünün ve bağımsız bir döner standının önünde yoğunluk vardı. Kalabalığa rağmen serviste bir aksama hissetmedim. Servis elemanları bardağınız boşaldıkça su takviyesi yapıyor, isteyenlere termostan çay veriyorlardı. Şerbetler ve soğuk içecekler için ayrı bir bölüm vardı. Ayran, limonata, portakal suyu haricinde şerbet çeşitleri de vardı. Bunlardan denediğim nane şerbetini beğendim. Yemeklerden pirzola, kuzu tandır, pazı sarması, muhammara en beğendiklerim oldu. Karışık kızartma, köfte, balık, girit ezmesi de lezzetliydi. Tatlı çeşitleri için kocaman bir bölüm ayrılmıştı. Dondurmanın yanı sıra güllaç, kazandibi, krem karamel, zerde, şekerpare, kalbura bastı, ekmek kadayıfı, lor tatlısı, baklava, bülbül yuvası vardı. Bunların peşinden kendime karışık bir tabak hazırladım. Dondurma isteğinize göre külahta da veriliyordu. Çarkıfelek meyvesi sosu gibi değişik soslar ile zenginleştirmeniz de mümkündü. Finalde içtiğimiz Türk kahvesi de ekstra lezzetliydi.
Yemek boyunca eşlik eden 3 kişilik fasıl ekibinin müziği rahatsız etmeden bize eşlik etti. Kadın solistin sesi güzeldi. Bu kadar zengin bir açık büfe varken aç kalkmanız imkansız. Hatta sahura bile bir şey yemezsiniz. Her çeşidin tadına baksanız bile doymak mümkün. Mekanın ramazan dışında alakart menüsünü denemek lazım. Bu iftarın bedeli 255₺. Ortama ve lezzetlerin tadı ve zenginliğine göre normal bir fiyat diyebilirim. En standart lokantanın bile iftar için üç haneli fiyatlar belirlediğini düşününce lüks iftar için fiyat makul bile kalabilir.
Cumartesi Brunch için tercihimiz Sabrosa oldu. Öncelikle manzarası ve ortam huzur veriyor. Kahvaltı ürünlerini lezzet olarak ortalama buldum ancak pankek, etler, tatlılar gerçekten harikaydı. 195 lira 3 saat için değer mi derseniz bence değer.
Swiss otelin içinde çay kahve içilen yerden bakınca da gözüken en havadar ve güzel olan yer. Menüleri çok güzel . Akşam yemeği de sabah kahvaltısı da harikaydı çalışanlar efsane idi. özel günler için düşünülecek bir yer
Bu güzel brunch benim için anlamlı ve güzeldi öncelikle. Karşılamadan tutun, masalar için özen ve hızlılıkları olsun, lezzet ve kalitesi olsun güzel bir deneyimdi. Yemek çeşitliliği ve tatları sadece tüketilsin diye değil damağınıza zevk versin diye hazırlanmış ve pişirilmiş. Ambiyans ve mekanın ferahlığı aynı zamanda manzarası harika. Bir haftasonu sevdikleriniz veya ailenizle gelip sakince uzun uzun brunch yapabilirsiniz..
You can eat the best brunch here on Sunday . They have many kinds of shrimps including jumbo shrimps, lobsters, lots of seafood , omlettes, meats ecc. They serve a glass of champagne and there is a chocolate fondue fountain. The dessserts are also delicious.
Istanbuldaki en iyi brunch. Deniz urunleri seviyorsaniz burasi harika bir secenek.
Chalet kısmında doğum günü yemeğine gitmiştik. Israrla şömine yanı dememize rağmen, oradan masa ayırmamışlar bize. Peynir fondü ve et schnitzel yedik. Lezzetler harikaydı. Konsept olarak da kış aylarında tercih edebileceğiniz bir mekan.
Keşfedelim🕵🏻♀️Gurmeleyelim👩🏽🍳
+5
Swiss otel İstanbuldaki en beğendigim sayili otellerden 🤞🏽 16 roof adli teras bistro yerlerini denedik. İcki kahve ictik. Kokteyl ve buzlu latte ile buzlu americano ictik. İckiler lezzetliydi. Yemeklerine de gelicegiz. Cok kaliteli yer mutlaka deneyinnn
Cafe Swiss yaz akşamlarında denize karşı keyifle yemek yemek isteyeceğiniz bir mekan. Servis mükemmel, personel kibar, yemekler lezzetli. İftarda açık büfesi de başarılı. Çoğunlukla yabancı misafirlerden oluşan kaliteli bir müşteri kitlesine sahip. Swissotelin en rahat yönlerinden biri de otoparkın konforlu ve her zaman yer bulunur olması.
brunch için gittim. son derece tatmin ediciydi paranızın karşılığını aldığınızı hissediyorsunuz gerçekten. herkes çok ilgiliydi, çeşitlilik çok fazlaydı. cağ kebabı ve antrikot ise harikaydı kesinlikle deneyin
Lokasyon, kalite, isim tartışılmaz elbette ama sıradan bir kebaba 70 lira istemek nedir? İçeri herkesin girmesini istemiyorlarsa parayla bunu ayırt edemeyeceklerini biliyor olmalılar. Bu arada mutfak görsel olarak sunumdaki mükemmeli lezzette yakalayamıyor. Mesela fotodaki şarap tabağı aslında hem böyle değil hem bazıları endişe verici lezzetsiz.
Toplantı sonrası yemeğini açık büfe olarak aldık. Mekan oldukça ferah, yemekleri rahatça sıkışmadan alabiliyorsunuz. Günün çorbası Balkabağı çorbası idi. Izgara büfesi oldukça çeşitliydi; Et, tavuk, köftenin yanısıra ızgara levrek ve somon da vardı. Hepsi güzel pişmiş ve lezzetliydi. Aynı zamanda fırında da lahmacun, pide vs pişiriyorlardı. Salata büfesinde ve zeytinyağlı soğuk mezelerde de çeşit boldu. Meyve ve tatlı reyonunda da birçok alternatif vardı. Ev yapımı ayran, limonata da ayrı bir köşede servis ediliyordu. Kısacası servis oldukça iyi, yemekler lezzetli ve doyurucu. Tavsiye ederim.
Güzel boğazmanrasına sahip. Yemek bölümü yarı futbol sahası kadar neredeyse. Çalışanlar ilgili ve sıcak. Mekanda kahvaltı yapma şansim oldu. Hizmet iyi olduğu için yüksek puan verdim. Bana kalırsa kahvaltı için bu kadar para bayılmak anlamsız.
I had an open buffet breakfast once in this place and it was one of the best ! Fresh and tasty food with a very wide variety of choices. Nice view over the bosphorus ... i would recommend 👍
Genel olarak hem servis kalitesi ve yemekleri hem de eşsiz manzarasıyla çok beğendiğim bir mekan olan Cafe Swiss, son gidişimizde biraz hayal kırıklığına uğrattı. Yemek öncesi birer kadeh Cotes du Rhone ile carpaccio siparişi verdik. Carpaccio daha önce tecrübe ettiğimiz incecik dilimlenmiş şekilden farklı olarak, dövülmüş kıyma kıvamında geldi. Şefin bir bildiği vardır muhakkak dedik ama midemiz o kadar kötü oldu ki hemen hesabı ödeyip ayrılmak durumunda kaldık. Bu tip durumlarda servis elemanlarının müşteriyi uyarması gerektiğini düşünüyorum.
Manzara, lezzet, sunum, hız, hizmet.. Hepsi muhteşemdi. Mekanda eksik olan tek şey sanırım müzik:) Biz akşam yemeği için gittik. Brunch saatinde daha keyifli bir ambiyans olabileceğini düşünüyorum..
10 kişilik arkadaş grubuyla iftar ve doğum günü kutlaması için gittik. İftar açık büfe olarak servis ediliyor. Çok fazla et çeşidi çok fazla ve çok lezzetli. Pirzola, gözleme, bonfile isteğinize özel anlık olarak hazırlanıyor. Mini içli köfteler ve meze soğuk büfenin lezzeti biraz eksik de olsa, fasılla birlikte oldukça hoş bir atmosferi var ve genel anlamda herşey kusursuz. Servis ve karşılama personeli de oldukça ilgili, bir dediğinizi iki etmiyorlar.
Hayatimdaki en guzel brunch tecrubesini Swissotel'de yasadigimi soyleyebilirim. Her seyden once muthis bir hizmeti var yani herkes mi guleryuzlu ve yardimsever olur? Yemek cesitlerine zaten diyecek yok yani sushi'den kokorece kadar her turlu yemek var. Zeytinyagli bolumu, inanilmaz bir tatli kismi ve deniz yemekleri gibi bir suru sey bulabiliceginiz bu brunch'in tek can sikici kismi fiyati. Her ne kadar mukemmel bir kalite ve servisle karsilassaniz da 195 tl'yi gozden cikarmak cok kolay olmayabiliyor. Fakat ozel gunlerde veya birkac ayda bir kendinizi simartmak icin tercih etmenizde hic sakinca olmaz. Bu arada oraya gittigimde kafama takilan seylerden biri alkolun sinirsiz olup olmadigiydi. Ogrendigim kadariyla kisi basi bir kadeh sampanya ve bir adet gunun kokteyli brunch'a dahilmis. Benim denk geldigim gunde cilekli yada ahududulu bir mojito vardi ve gayet guzeldi. Bir de soylemeden gecmiyim, boyle bir gaza gelip "bu kadar para verdiysem 5-6 tabak yerim en az" kafalarina girildigi gibi cikiliyor cunku yemekler epey doyurucu oluyor. Benden soylemesi.. Bu arada brunch cikisinda hepimize 4 adet macaronun oldugu birer kutu verildi ve normalde sadece Ladurée'nin macaronlarini sevdigim halde bu macaronlara da bayildim. Yalniz bu macaron olayi her haftasonu oluyor mu bilmiyorum. Ozetliyicek olursam, yiyip begenmedigim hic bir sey olmadi ve bir seferlik o kadar parayi 3 saatlik bir brunch'a harcarim diyorsaniz siddetle tavsiye ediyorum. Sahsen ben bir sonraki ziyaretimin hayalini kuruyorum.. 🙏🏼🥂
Son derece havalı bir mekan olan Cafe Swiss'in en etkileyici yönü hizmet kalitesi ve ambiyansı. Her anında lüks bir yerde olduğunuzu hissediyorsunuz. Bunun yanında muhteşem bir Boğaz manzarası da sizi bekliyor. Fiyatlar ise beklendiği üzere pahalı.
Clean and tasty food ,relaxing atmosphere and always feels like home. Their cuisine is very diverse and rich ......from British to French to Oriental
Brunçh tutkunu bir kişi olarak İstanbul'da gidilebilecek en güzel mekanların başında olduğunu düşünüyorum. Brunçh düşüncesiyle gidip geç kahvaltı ile karşılaşmıyorsunuz. Brunçh'ın ideal tanımının bir üstü kalite ve çeşitliliğinde. Ilgili personelin yakınlığı da dikkate değer. Büfesinde Ürünler kaliteli ve uluslararası zenginlikte bir çeşitlilik içermekte. Tek kusuru alışkanlık yaratıyor olması.
Evet yaratılan alışkanlıktan olsa gerek 23 Nisan pazar günü de ailemle birlikte bulunmaktan mutlu olduğumuz Swiss Cafe mutluluğun adresi. Öncelikle 23 Nisan'ın ruhuna uygun olarak küçük bayraklarla karşılanmak çok etkileyiciydi. Bir hafta önceden havanın güneşli olacağı öngörülerek terastan yaptığımız rezervasyonumuzun içeri masalara alınması konusunda gösterilen anlayış ve ilgi her zamanki gibi çok güzeldi. Brunch büfesinin zenginliği emsalleriyle açık ara önde. Büfenin zenginliği yanında ve daha da önemli olanı yemeklerin ve sunulan ürünlerin kalitesi, özeni ve sunum güzelliği brunch için aradığınız her ne ise burada bulmamanız mümkün değil.. Bu kez bir kaç fotoğraf da paylaşacağım. Ama yazılanlardan ve paylaşılan fotoğraflardan ziyade atmosferi yaşamanın çok daha akılda kalıcı olduğunu düşünüyorum. Servis görevlilerinin ve amirlerinin yakın ilgileri gerçekten özel. Fiyat kalite dengesi kesinlikle hem sunulanlar hem de emsalleri ile karşılaştırıldığında kesinlikle uygun ve makul düzeyde. Havanın daha da güzelleşmesini bekliyoruz ki terasının o muhteşem manzarası ve ambiyansında da brunch keyfini çıkaralım. İyi ki varlar. Var olsunlar...@
İftar yemeği için yine buradayız. Her şey yine mükemmel. Her şey yine leziz. Çeşit yine muazzam. Kelimelerin yetersiz kalıp yaşanılası anlar ve büyük keyif ve mutluluk tabi. Servis görevlilerinin ilgisi gerçekten çok iyi. Sıcak, sempatik ve çok motive bir hizmet. Memnuniyet odaklı yaklaşım ve memnun müşteri. Birkaç fotoğraf daha ekliyorum. Ancak hissedilenler fotoğraflara yansıtılamıyor maalesef. Yaşanılası ayrıcalıklar...
2017-2018 sezonu ilk Brunch'ında yine Cafe Swiss'deyiz. Artık alışkanlığımız oldu. Cuma akşamları yemek pazar günü brunch. Bu alışkanlığımızın en önemli nedeni işletme özeni, kalitesi ve organizasyon başarısı. Her şeyin tüm detaylarıyla önceden planlandığı ve müşteri memnuniyeti için ilgili ve görevli tüm çalışanların içten gayretlerini yemek sürecince görmemeniz ve hissetmemeniz mümkün değil. Adının, konumunun arkasına sığınmadan ama buna layık olmak için gösterilen gayret ve özen gerçekten takdire değer. Emsal mekanlarda görmekte zorlandığımız sıcaklık, yakın ilgi sizi evinizde hissettiriyor. İşte bu nedenler ile alışıyorsunuz, hep orada olmak istiyorsunuz. Fotoğraf limitim dolduğu için yeni fotoğraflar ekleyemiyorum ancak, deniz ürünleri ağırlıklı bu sezonun ilk brunch'ı da mükemmeldi. Çeşitlilik, kalite, özen gerçekten fark yaratıyor. Ayrıcalıklı...
Yine, yeniden brunçh için buradayız. Konseptte değişikliğe gidilmiş ve beğendiğiniz ve seçeceğiniz lezzetler hazırlanıp size sunuluyor. Herşey yine mükemmel. Organizasyon harika. Nerede ise müşteri kadar işletme yetkilisi ve servis görevlisi vardı.
Ne ihtiyaç olursa anında karşılandı. Adına yakıştı...
Swiss brunçh'ları devam ediyor. Kalite ve özen de. Özenli...
Bir pazar günü brunch'ı için yine buradayız. İşletme yine çok organize ve koordineli. İşetme yetkilileri ve servis görevlileri çok ilgili ve motiveler. Her şey mükemmel, her şey leziz. Koordinasyon farkettirıyor...
Noel Yemeği için yine buradayız. Herşey yine çok özenli, organize ve koordineli. Lezzetler yine mükemmel. İlgi çok özel. Özel özellikli...
Yılbaşı akşamı yemek ve parti için buradayız. O kadar renkli, o kadar organizeli, o kadar ilgili, o kadar lezzetli ve o kadar eğlenceliydi ki ancak o kadar olurdu. Bu kadar profesyonel, bu kadar motive ve bu kadar güler yüzlü ekiple işte bu kadar olurdu. Çok oldular çok...
Pazar brunch'ı için yine, yeniden buradayız. Mekan oldukça kalabalık olmasına rağmen herşey yine mükemmel ve organize. Servis görevlileri çok motive ve candan ilgililer. Gelecek keyiflere...
Anneler günü brunch'ı için buradayız. Çok yoğun talebe rağmen organizasyon, servis ve ilgi yine çok profesyonel. Gerçekten tam bir keyif mekanı. Dost...
Cumartesi akşamı yemek için buradayız. Ramazan ayı içerisinde olduğumuz için konsept iftara göre dizayn edilmiş. Organizasyon, servis, büfe çeşitliliği, lezzetler, ortam ve manzara yine muhteşem. Burada olmak ayrıcalıklı keyif, huzur, mutluluk. Organize keyif...
Akşam yemeği için buradayız. Muhteşem bir manzaraya karşı kaliteli ve zengin içerikli büfe çeşitliliğinde keyifli ve ayrıcalıklı bir yemek yedik. Seviyoruz...
Scenic view overlooking the Bosphorus. Grand decor...
Ordered "Swissotel Cheese Burger" and topped it up with beef bacon. It was juicy and fresh!!
Great service.
İstanbul'un karmaşasından kaçıp kendinizi özel hissedip dinlenmek istediğinizde bir de hoş bir yemek istediğinizde Swiss Otel'e kaçın derim. Özellikle ramazan ayında harika bir açık büfe iftarı oluyor ki nasıl anlatsam bilemedim. Hem de canlı fasıl eşliğinde. 5 kere dışarda iftar edeceğinize 1 kere yapın Swiss Otelde yapın derim ;)
İstanbul'un en güzel manzarasına sahip yer. Güler yüzlü eğlenceli çalışanları var. Yemeklerin lezzetini anlatmama gerek Yok sanırım. Mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer. 👍🏼
Boğaz'a ait güzel bir kıs manzarası eşliğinde yemek yiyebileceginiz nezih bir mekan. Biraz tuzlu ama manzaraya ve sohbete değer diyebilirim. Yemeklere gelince malesef ödediğiniz hesabın karşılığını göremedik. Jumbo karidesli spagethi ve hamburger siparişi verdik. Makarnanın kreması oldukça fazlaydı, hamburger lezzetsizdi diyebilirim.
Çeşit az ama en azından yenebilecek lezzette yemekler sunar. Füme somon önermem ama çiftlik kebabı güzel Swiss otel için ortalama bir performansa sahip.
Swiss Otel içerisinde bulunan Cafe Swiss yenilendi ve ihtişamlı pazar brunchlarına kaldığı yerden devam ediyor.Türk ve İsviçre mutfaklarından çeşitler ile birçok brunch spesiyalleri şefleri tarafından özenle, yaratıcı ve lezzet dolu yorumlarıyla harmanlanarak hazırlanmış.Başınızı döndürecek ve uzun zaman hafızalarınızda yer edecek brunchta taptaze uzakdoğu mutfağından oracıkta hazırlanan suhilerden, İtalyan mutfağından makarnalar, deniz ürünlerinde ıstakoz, istiridye, havyar ve büyüleyici tatlı büfesinden şampanyalara kadar her ince ince ayrıntı düşünülmüş.Tüm bunlar yetmezmiş gibi birde restoran çalışanlarının yardımseverliği, nazik davranışları mükemmel bir gün geçirmemi sağladı.Piyano ve akordiyon eşliğinde Pazar günleri 12.00 ile 15.00 arası sunulan brunch kişi başı 175 TL.
Swissôtel The Bosphorus bünyesindeki Café Swiss’de Pazar günleri 12:00- 15:00 arasında sunulan brunch ile aile boyu pazar keyfi yapmaya ne dersiniz?. Taptaze deniz ürünleri, ıstakoz, istridye, havyar ve şampanya gibi şımartan detaylar, gözünüzün önünde hazırlanan sushi ve sashimiler, İtalya’dan en iyi risotto ve makarna çeşitleri, Türk mutfağından enfes mezeler, günün anlam ve önemine binaen İngiliz mutfağından çeşit çeşit roastlar (Bkz. Sunday Roast😊), İsveç mutfağından peynir ve çikolatalı fondüler ve daha önce rastlamadığım kalite ve lezzette sıra dışı bir tatlı seçkisi…
Güzel bir manzara, nezih bir ortama sahip. Çalışanlar güleryüzlü ve çok ilgili. Lezzetli bir peynir tabağı ve Toscana 2013 rekoltesiyle terasında keyifli vakit geçirdik.
İş çıkışında şirket çalışanları ile beraber denediğimiz bir mekan oldu. Menülerine stil vermeye çalışırken anlaşılmaz kılmışlar. Porsiyonları oldukça yeterli. Restoranın temizliği, servis hızı, garsonların ve diğer çalışanların ilgisi üst düzeyde.
Başlangıç olarak mantar çorbası tercih ettim. Lezzeti oldukça güzeldi.
Ana yemek olarak Cafe des Paris soslu antrikot tercih ettim. İsteğime uygun pişirme derecesiyle oldukça leziz bir et olduğunu söyleyebilirim.
Yemekten sonra tatlı menüsünün iç açıcı ve taze olduğunu da eklemek lazım.
Şarap konusunda standart ve lüks olmak üzere güzel bir menüye sahipler. Sunumlarına oldukça dikkat ediyorlar. Fiyatlarda Swissotel için normal seviyelerde.
Top of the top in food variety, cleanliness and setting. The breakfast buffet is a must if visiting Istanbul even if you are not staying at the hotel.
It includes salads and vegetables, cheese and charcuterie stations. Smoked salmon and hot breakfast stations. Different jams and honey flavors. Viennoiseries and different kinds of bread. Cereal and milk (including chocolate milk ). Waffles station. Eggs station. Fruit tarts and fresh fruits. Diet station with low fat items. All kinds of drinks. And upon request they provide Gluten Free muffins.
Oteller hep kendimi iyi hissettiğim yerler olmuştur o disiplin ve özene hayranım.İftar yemeği için tercih ettik burayı açık büfe ve canlı müzik konseptiyle keyifli bir akşam geçirdij.Zeytinyağlı ve atıştırmalık bölümleri oldukça üst lezzet seviyesine sahipken tatlılarda aynı performansı bulamadık.Kuzu bonfile fazla yağlı geldiği için yiyemedik ki serviste aksaklık ve akabinde eksik servis geldi bu iki olumsuzluk dışında kusur yoktu.Zaten geri bildirimimde belirttim bu durumları umarım düzelir. :) Detayları yakında blogumda olacak...
Özellikle açik büre zamanlari ve haftasonu brunchlari için tavsiye ederim. Essiz lezzetler, kalite ve lüks dining 'in adi. Alacarte menüden de peynirli pizza ve izgara et favorimiz.
Aysegul Aygun AnkaraEtkinlik
+5
Balik bugulama biraz yavan, humusun üzerindeki pastirmalar çok kurumus, yengeç salatasinin sosunda limon fazla kaçmis, ispanakli ravioli tam kuvaminda, tatlilarin hepsi sahane ama en güzeli sacher !
Hande Urgancıoğlu Kardaş
+4
Cafe Swiss - Cafe Swiss, yakin zamanda gidip keyif aldigim mekanlardan biri. Nezih, bir o kadar da sicak bir ortami var. Restoranin zengin açik büfesi ve disariya oranla çok yüksek olmayan rakamlarda.
Çarsambalari Italyan Büfesi - Simdi her Çarsamba aksami Italyan mutfaginin en leziz yemeklerini tatmak ve Italya'nin ünlü saraplarini kesfetmek de mümkün :) Gerçekten görülmeye deger!
Gurmeler kaçirmasin - Iste gerçek Isviçre konukseverliginin kendini gösterdigi bir mekan. Cafe Swiss'in öglen açik büfesi gibi açik büfe çok az görmüsümdür. Çesitlerin anormal diyebilecegim derecede fazlaligini elestirecegim, çünkü hepsinden tatmaya imkan ve ihtimal yok. Tatli ve salata büfelerinde gözünüz kaliyor. Buradan tatmin olmus olarak çikabilmeniz için obez veya bulumik olmaniz lazim. Bu beni üzen kismiydi, ayni durumun bir de çooook sevindiren kismi var ki iste o kisim için buraya gitmelisiniz. Bir defa begendigi bir yemegi bulamayan kimse olamaz burada. Sushisinden, kirmizi ete, tavuktan haslamaya, pilavdan Italyan pasta çesitlerine, deniz mahsullü salatalardan klasik Türk salatalarina, tartaletlerden çikolatali fondanlara, meyveden dondurmaya, akliniza ne gelirse var bu menüde. Bütün bunlari Swissotel'in bahçesindeki agaçlarin üzerinden bogaz manzarasina karsi yemek ise ayri bir keyif. Hele bir de otelin kulüp üyelik karti sahibiyseniz 2 kisiden biri ücretsiz yararlanabiliyor bu nefis büfeden.
Gurme Guru | Serhan Erkek
+4
Swissotel lobisi içinde yer alan ve harika seçenekleri olan bir mekan. Son gittiğimde sufle ve cupcake arası, adını hatırlayamadığım bir tatlı yemiştim. Suflenin o ağır şeker yoğunluğu bu tatlıda yoktu, sufleye göre oldukça hafif bir tatlı diyebilirim. Çayın yanında iyi gidiyor. Cafe Swiss'in çay servisleri de İngiliz tarzı ikramla masanıza geliyor. Otelde kalırsanız ya da bir konuğunuz için giderseniz uğramanızı öneririm.
Kalite ve lezzetin buluştuğu nokta. Keyifli bir iş toplantısı için tercihiniz olabilir. "Yemek" eylemini sadece karın doyurmak için değil ruh doyurmak için tercih ediyorsanız, seveceğiniz kesin. Boğazın nefes kesen manzarası ve Cafe Swiss'in unutulmayacak tadları için bir akşam kaçamağı yapılabilir. Genel olarak sevdiğim ve önerebileceğim bir deneyim olmuştu.
An error has occurred! Please try again in a few minutes